www.insanevren.tr.gg
   
  İnsan-Evren
  AFFETMEYİ AFFEDEREK ÖĞRENEBİLİRİZ
 




                      Affetmeyi Affederek Öğrenebiliriz

           Gerçek affediş ancak güçlü bir insandan gelir. İçsel gücümüzü yeniden kazanmanın yolu da duygularımızın gerçek işlevini, niyetini anlamak, duygularımızın armağanlarına sahip çıkmakla mümkündür. Güçlü insan, gücüyle zarar verme gücüne sahipken bunu kullanmamayı seçiyor. Gerçek güç budur. Güçlü insanın güç gösterisi yapmaya ihtiyacı yoktur. Affetmek güçlüyü daha güçlü yapar, zayıfı ise güçlendirir. Affetmek cesurların işidir, korkakların değil. Affedemeyen kişinin ise başka cezaya ihtiyacı yoktur. 

           Zalimler zayıf kişilerdir. Sevecenlik güçlülerin işidir. Birisi sana zarar vermişse, onu affetmekte zorlanıyorsan şöyle düşün: Ancak gerçek gücü olmayan kişiler başkalarına zarar verebilir. Nefret dolu, kızgın, suçlayıcı kişi kendi cehennemini de yaratmıştır. Başkalarına zarar veren kişi asla güçlü olamaz. O bir zavallıdır. Ona ancak merhamet duyabilirsin. Onu zihninin gözünde küçücük, mini minnacık zavallı trajik bir figür olarak gör. Onun uğruna ziyan ettiğin enerjini kendini iyileştirmek için kullan. Bu, her zaman kolay bir yolculuk olmuyor ama ödülü büyük bir yolculuktur.

           Ben tecavüzcüme olan öfkemi böyle yendim.(yazar 20 yaşındayken San Francisco’da bıçaklı bir saldırganın tecavüzüne uğramış.) Yaşam enerjimi ona öfke duymaya harcayamazdım. Bu öfke beni tüketiyordu. O zavallı yaratık buna değmezdi. Bıçağın öldürücü gücüne sığınan o bir zavallıdır. Ama ben gücümü yeniden kazanmaya, hayatımı zengin kılmaya değerdim.

           Başkalarına karşı hissettiğimiz tüm duygular, kendimize hissettiğimiz duygulardır. Bizden çıkar yine bize geri döner. Evrensel enerjinin yasası budur. Duygular enerjidir. Bu enerjileri sağlıklı bir biçimde iç gücümüze katarak entegre ettiğimizde, ruhumuz zenginleşir ve Evrenle, kendi doğamızla uyum içinde dans eder.

           Duyguların iyileştirme ve onarım gücünü anladığımızda, onlara hoş geldin deriz. İşte o zaman daha sıkça duyguların adı umut, haz, neşe, mutluluk, ait olma, çekim, şefkat, sevecenlik, güven, doyum, saygı ve özgürlük olur. İşte o zaman karanlıkla aydınlığın ancak birlikte varolabileceği gerçeğini tüm varlığımızla kabul ederiz. İşte o zaman duyguları iyi ve kötü diye etiketlemeyiz. Bir duyguyu bastırıp, bir diğerini yüceltmeyiz. Her duygunun hakkını veririz, mesajlarının armağanını kabul ederiz. Gerçek Ruhsal Zekâ, gerçek ruhsal bilinç, gerçek spiritüellik budur.

27.05.2008 <insan-evren>

 

 
 
  Toplam 34278 ziyaretçi (58890 klik) oldu.  
 
www.insanevren.tr.gg Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol